25 Şubat 2017 Cumartesi

Türk hükümdarlarının ilginç unvanları

Merhaba Arkadaşlar. Bu yazımda Türk Hükümdarlarının kullandığı bazı ilginç unvanlardan söz edeceyim. O unvanların listesini aşağıda veriyorum.
  • Sahib-i Kıran
  • Sultan ül-Berreyn Hakan ül-Bahreyn
  • Hadim ül-Harameyn
  • Kayser-i Rum
  • Zillullah fi-l-Arz

Emir Timurun portresi. 15-ci yüzyıl.
Sahib-i Kıran unvanı yıldızların bahtına hüküm eden, büyük fatih, dünya hükümdarı anlamına geliyor. 

Unvandakı her iki kelime Sahib ve Kıran kelimeleri Arapçadır. Kıran kelimesi tek başına kullanıldığı zaman Jüpiter'le (Müşteri) Satürn'ün (Zuhal) aynı burçta bulunması anlamına geliyor. Sahib-Kıran unvanı İlk defa Emir Timur (1370-1405) tarafından kullanılmışdır. Bundan sonra popüler bir ünvan olarak yaygınlaşarak yalnızca Timurluların değil Babürlü, Safevi ve Osmanlı hükümdarlarının resmi unvanlarında sıklıkla görülmüştür. Babürlü hükümdarı Şah Cihan (1628-1658) kendisi için Sahib-i Kıran-ı Sani (İkinci Sahib-i Kıran) unvanını kullanmıştır.



Sultan ül-Berreyn Hakan ül-Bahreyn unvanı iki karanın Sultanı və iki denizin Hakanı anlamına geliyor. 

Bu unvanda Hakan terimi Türkçedir geri kalanları Arapçadır. İki kara denirken Rumeli ve Anadolu , iki deniz denirken Akdeniz ile Karadeniz kastediliyor. Arapçada eyn eki kelimeye ilave edildiyinde "iki" anlamına geliyor.
Fatihin portresi. 15. yüzyıl Nakkaş Sinan
bey. Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi 
(TSMK), İstambul.

Örneyin Irakeyn yani iki Irak demekdir ve burada Irak-ı Arap ile Irak-ı Acem kastediliyor. Başka bir örnek Memleketeyn yani iki memleket ve burada Eflak ile Boğdan kastediliyor. Günümüzde kullanılan ebeveyn kelimesini ve bağımsız devlet olan Bahreyn'i de örnek olarak göstermek olar. Coğrafya'yı iyi bilenler Bahreyn'in yalnızca Basra körfezi ile hududu olduğu halde nasıl olur da devletin ismi iki deniz anlamına gelen Bahreyn olmasını kafalarında sora bilirler. Açıkcası ülkenin isminin Bahreyn olmasının sebebini bende anlamış değilim. Evet arkadaşlar şimdi konuya dönelim.

Sultan ül-Berreyn Hakan ül-Bahreyn unvanı ilk defa Osmanlı sultanı Fatih Sultan Mehmet (1451-1481) tarafından kullanılmışdır. Bu unvanın benzer şeklini Anadolu Selçuklu sultanı I Keykavus (1211-1220) Sultan ül-Bahreyn şeklinde kullanmışdır. Sultan I Keykavus'un bu unvanından anlaşıldığı gibi Sultan ül-Bahreyn "iki denizin sultanı" anlamına geliyor. Buradakı iki deniz derken de yine Akdeniz ile Karadeniz kastediliyor.




Selahettin Eyyubinin Şamdakı anıtı.
Hadim ül-Harameyn unvanı iki kutsal şehrin, Mekke ile Medine'nin hizmetkarı anlamına geliyor.

Unvan Arapçadır. Burada Hadim kelimesi hizmetkar demekdir. Harameyn terimi Mekke ve Medine şehirlerini birlikte ifade eden tabirdir. Bu unvanı kullanan ilk hükümdar Eyyubi Hanedanı'nın kurucusu Selahettin Eyyubi (1171-1193) olmuşdur. Hadim ül-Harameyn unvanı'nı Eyyubilerden sonra Memlükler benimsemiş ve sıklıkla kullanmışdır. Osmanlı kaynaklarında Memlük sultanlarına Osmanlılar tarafından Hadim-i Harameyn şeklinde hitap edildiyi belirtilir. 

Yavuz Sultan Selimin 1516-1517 yıllarda Suriye ve Mısırı ele keçirmesinden sonra  Hadim ül-Harameyn unvanının Osmanlı padişahları için kullandığı görülüyor. Bazı kaynaklarda yer alan rivayetlere göre hutbede kendisinden Hakim ül-Harameyn diye bahseden hatibe Hadim ül-harameyn demesi için müdahile etmiş ve unvanın bu şekilde kullanılmasını emr etmişdir. Mekke ve Medine'nin Osmanlı idaresinden ayrılmasından sonra da "halife" unvanı ile birlikte Hadim ül-Haremeyn unvanının kullanılmasına·devam edilmiş­tir.

1922'de saltanatın kaldırılması üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından halife seçilen Abdülmecid Efendi'ye "Halife-i Müslimln ve Hadim ül-Haremeyni üş-Şerifeyn" şeklinde hitap edilmiştir. Ancak 3 Mart 1924 tarihinde hilafetin ilgasıyla birlikte bu unvan da kalkmıştır. Hadim ül-Haremeyn unvanını günümüzde Suudi Arabistan kralları kullanmaktadır.

Zillullah fi-l-Arz unvanı Allah'ın yeryüzündeki gölgesi anlamına geliyor.

Unvan Arapçadır. İlk defa Harezmşah hükümdarı Sultan II Muhammed (1200-1220) tarafından kullanılmışdır. Harezmşahlar İmparatorluğu 1077-1231 yıllarında var olmuş bir Türk devletiydi. Sonradan diğer Müslüman hükümdarları da bu unvanı kullanmışdır. Zillullah fi-l-Arz unvan Osmanlı padişahları için de sıkca kullanılırdı. Örnek olarak Kanuni Sultan Süleyman'ın 1525 yılında Fransa kralı Fransuva'ya yazdığı mektupda kendisi için bu unvanı kullanıyor.



Kaynakça:

İslam Ansiklopedisi.



Resimler:


Emir Timurun portresi. 15-ci yüzyıl.

Fatihin portresi. 15-ci yüzyıl Nakkaş Sinan bey.
Selahettin Eyyubinin Şamdakı anıtı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder